Bayram Sabahı
Güneş’in en güzel haliyle hemhal şimdi gözlerim.. Yeryüzüne ilk göz kırptığı ana tanıklık ediyor.. Ne çok zaman olmuş oysa onu böyle görmeyeli..
Koca bir hasret beni güneşi karşılamaya iten. İçimdeki uçsuz bucaksız özlem. Ve tabi ki zamanın en kıymetli dilimi..
Bugün bayram..
Günümüzü aydınlatan, sevdikleri kavuşturan, bir tatlı kokusuyla geçen bayram..
En güzel elbiseleri heyecanla giydiren, şeker tadında muhabbetler döndüren.
Hiç biri yok bugün..
Ne Güneş’in doğuşuna tanıklık eden gözler ne Bayram’ı huzurda karşılayan dizler.. Yapayalnız bir Bayram’ı misafir ediyor ruhum. Bütün o şen bayramlara inat yalnızlığa ve hasrete dem vuruyor bu yıl. Kısmetine razıysa da gönlüm, buruklaşmaktan kendini alamıyor.. Belki bir kaç damla yaşa ev sahipliği yapıyor. Özlenen mi yakıyor canını yoksa bu bayram sabahı mı bilemiyor..
Şimdi bu yeşil tepelerin üstüne vuran güneşin ilk ışıklarını seyrediyorum küçük balkonumdan.. Bayrama uyansın istiyorum herkes.. İliklerine kadar yaşasınlar bu eşsiz günü. Ve ben özgürlüğe bir selam göndereyim şöyle en hasretlisinden.. Özlediklerimle beraber bayramın tüm güzelliklerini yerine getireyim.. Düşleyeyim doya doya.. Bedenim bambaşka diyarlarda olsa da ruhum şöyle bir tıklatsın özlenenin kapısını. Birlikte uyanalım yeni güne.. Ondan güne erken başlamam..
Hadi mahmur gözlerimiz tebessümün en güzeliyle baksın birbirine..
Şöyle içten bir “hayırlı sabahlar ” diyelim birbirimize..
Bayramlaşmak dilimizin altındaki bakla olsun şimdilik saklayalım özenle..
Huzur’a gidecekleri hazırlayalım önce..
Her günden daha fazla özen gösterelim giyeceklerine.
Bir daha bir daha bakalım bir noksanlık olmasın diye.
Sonra ayakkabılarını parlatarak çevirelim önlerine..
Sırtlarını sıvazlayarak dua isteyelim, bir mutluluk dolsun içimize..
Güne erken başlayan dillerimiz duayla buluşsun bir süre..
Sükut en güzel duamız olsun..
Diller kıpırdasın, gönüller sürurla dolsun..
Sonra hiç değişmeyen sırası ile dünden yapılan tatlılar fırına yol bulsun.
Enfes bir nişasta kokusu kaplasın evimizi..
Bu kokuya geri kalan gözler de uyansın.
Her gelen önce kokuya dem vursun, sonra sabahı hayırlı eylesin.
Bir koşuşturmaca başlasın ondan sonra..
Kahvaltıya tüm lezzetler eşlik etsin..
Çok denilmesin, ne varsa sofraya yerleştirilsin..
Kenardan köşeden tırtıklayan olsun bir iki tane.
Lakin bu sefer kaşlar çatılmasın.
Yalnız gülünüp geçilsin..
Babaannem duasıyla şenlendirsin sabahı.
Bir kere daha şükretsin varlığımıza.
Gözleri dolsun sevinçten..
Bu sabah ağlamak da mutluluktan olsun.
Sonra Huzur’dan dönenlerin sesleri duyulsun.
Hep birlikte kapıya doğru koyulalım.
Bir bayram geleneği, elimizde bir kase hurma olsun..
Gelenlere ikram edip ağızlarını şenlendirelim.
Hem Bayram’a hem geride kalan günlere selam olsun..
Sofraya dizilelim hep birlikte.
Bütün kahvaltılardan farklı olsun.
Şen kahkahalar doldursun evimizi.
Beraberliğimiz şükrümüz olsun..
Dilimizin altındaki baklaya gelsin sıra..
Dedem ve babaannem yerlerini alsınlar.
Sonra büyükten küçüğe bir sıra..
Eller öptürülmek üzere kalksın, beller saygıyla bükülsün..
Ve özenle sakladığımız o iki kelime bir bir dökülsün dudaklarımızdan..
Büyükler hazır ettikleri ceplerine götürsün ellerini, küçükler sabırsızca beklesin.
Bir bayramlaşma merasimi sürsün öylece.. İşte o an hiç bitmesin…
Sevinçten ve heyecandan uyumakta zorlandığımız arefe geceleri
ve de aynı düşüncelerle güne uyandığımiz kutlu bayram sabahları
Başköşede oturan aile büyükleri,
Evi şenlendiren çocuk sesleri,
Hoş gelen ve sefa getiren eş dost akraba …
Bunlardan eksik bir şey varsa geride sevincin yanına hüzün eklenir ..
Ama azimle,sabirla, umitle diğer bayramlar beklenir …
Ve de Alvarlı Efe Hz dediği gönüllere
eklenir …
Can bula cânânını
Bayram o bayram ola
Kul bula sultânını
Bayram o bayram ola
Hüzn ü keder def ola
Dilde hicab ref ola
Cümle günah af ola
Bayram o bayram ola
Tevhîd ede şevk ile
Hakk’ı seve şevk ile
Tasdîk inerse dile
Bayram o bayram ola
Dildeki Rahmân olur
Dertlere dermân olur
Âzâde fermân olur
Bayram o bayram ola
Lütfî’ye lutf u kerîm
Erişe Rahm-i Rahîm
Ber murâd ede fehîm
Bayram o bayram ola